Güncel

TESSEP Diyarbakır'da "Ailenin Muhafazası" konulu seminer düzenledi

Tesettür Seferberliği ve Erdemli Kadınlar Derneği (TESSEP), Diyarbakır’da “Toplumsal Çürümüşlük ve Ahlaki Yozlaşmanın Kıskacında Kalan Ailenin Muhafazası” temalı program düzenledi.

Diyarbakır merkez Kayapınar ilçesi Barış Mahallesi Yeşil Kubbe Cami Derneğinde düzenlenen program, TESSEP Genel Başkanı Bildane Kurtaran’ın katılımıyla gerçekleşti.

Programda konuşan TESSEP Genel Başkanı Kurtaran, son zamanlarda Dünya’da ve bilhassa ülkemizde yaşanan pek çok hadisenin özelinde her kesimin toplumsal çürümeden ve toplumun tamamına sirayet eden ahlâkî yozlaşmadan bahsettiğine dikkat çekti.

Toplumsal çürümeyi toplumun itikadi, ahlâkî ve ameli yönden bozulması olarak nitelendiren Kurtaran, "Toplumsal çürüme, eğriliği kabul etmeyen ve dosdoğru olan sırat-ı müstakimden sapmadır, bir fıtrat kaymasıdır. Fıtrat bozulunca tüm bozulmaları da beraberinde getirir. Ahlâkî yozlaşma ise ahlâkî erdemlerin kaybolması, ahlakın bozulması ve kötüleşmesidir. Bir toplumun fertlerinde ahlaki yozlaşma başlamışsa, aslında bu toplumsal çürümeyi de beraberinde getirir. Eğer bir toplumda ahlâkî açıdan zafiyetler meydana gelmişse ve kötü fiiller artmışsa bu o toplumda toplumsal çürümenin işaretidir." dedi.

"Dikkatlerimizi uyanışa geçirmek için Kur'an-ı Kerim'deki ilgili kıssaları incelemeliyiz"

Türkiye'deki toplumsal çürümenin ve ahlâkî yozlaşmaya yakın zamanda yaşanan Narin Güran cinayeti ile Sıla bebek hadisesini örnek veren Kurtaran, konuşmasının devamında, "Yaşadığımız toplumda rikkatlerimizi ve dikkatlerimizi bu manada uyanışa geçirmek için, Kur'an-ı Kerim'de geçen, toplumsal çürümüşlük ve ahlâkî yozlaşmaya maruz kalan medeniyetlere bakmak, akıbetlerini hatırlamak ve günümüzü de bu ilgili kıssalardan birer mercekle bakar gibi değerlendirmek gerekir." diye belirtti.

Bu tür sıkıntıların cahiliye döneminde de yaşandığını hatırlatan Kurtaran, günümüzde yaşanan toplumsal çürümüşlüğe ve ahlâkî yozlaşmaya neden olan etkenleri sıralayarak "Kur'an ve sünnetten uzaklaşmak, inandığımız gibi değil yaşadığımız gibi inanmak, dünyevileşmek, ahlâkî yozlaşmayı servis eden TV programları, diziler, gündüz kuşakları, içeriği zararlı sosyal medya yayınları, ifsat projeleri ile algı ve manipülasyon oyunlarıdır." ifadelerini kullandı.

"Aile içinde ihlas ve takva ile takviye edilmiş güçlü bağlar tesis edelim"

Kurtuluşun Kur’an ve sünnette olduğunu, Hazreti Muhammed Sallallahu Aleyhivesellem'in ahlakını ve yaşayışını ailelere hâkim kılmakla mümkün olabileceğini sözlerine ekleyen Kurtaran, konuşmasını şu ifadelerle noktaladı:

"O halde haneyi saadetten günümüz ailelerine reçete hükmünde birkaç ders çıkaralım. Aile içinde oluşturulacak ihlas ve takva ile takviye edilmiş güçlü bağlar tesis edelim. Unutmayalım ki Müslüman kadınlar olarak ailelerimiz için ribatımız var. Gazze'nin kadınları nasıl ki kutsallarımızı korumak için ödedikleri onca bedele rağmen mevzilerini terk etmiyorlarsa ve daimî ribatta iseler, biz de aynı şekilde ribatta olmalıyız. Rahat evlerimizde gaflet uykusuna dalar, atalete teslim olur, ailemizi sefahate kurban edersek dalaletin çamuru önce yavaş yavaş, sonra bir çırpıda kapı verir ailelerimizi."

Program, sinevizyon gösteriminin ardından sona erdi. (İLKHA)