HAMAS'a bağlı El- Kassam Tugaylarının işgal edilmiş topraklarına karşı 7 Ekim 2023'te yaptığı "Aksa Tufanı" operasyonunun ardından işgalci siyonist rejimin Gazze'de uyguladığı soykırım 442'inci gününe girdi.

Gazze Sağlık Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, 7 Ekim 2023'ten bu yana devam eden işgalci siyonist saldırılarında şehid sayısının 45 bin 206'ya, yaralıların sayısının ise, 107 bin 512'ye ulaştığını açıkladı.

Soykırımın başladığı tarihten bu yana Türkiye'nin birçok ilinde cumartesi günü "Sessiz Yürüyüş" düzenleyen hekimler ve sağlık çalışanlarının eylemleri, 58'nci haftaya girdi.

Malatya'da, sağlık çalışanlarının Gazze için düzenledikleri "sessiz yürüyüş" her hafta olduğu gibi yine eski İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde başladı ve Kernek Karagözlüler Camii bahçesine kadar devam etti.

Burada basın açıklamasını kitle adına İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe öğretmenliği 4'üncü Sınıf öğrencisi Fatih Ezberci okudu.

Ezberci, canları pahasına vatanlarını terk etmeyen şeref ve haysiyet timsali Gazze halkına, hekim ve sağlık çalışanlarına, zulme karşı elinden ve dilinden geleni esirgemeyen, kararlılıkla protestolara ve boykota devam eden vicdanlı insanlara selam göndererek başladı.

Suriye'deki iç savaşın ardından Esad diktatörlüğünün sona ermesinin zulmün sembolü olan Hama katilinin heykellerinin yıkılmasıyla sonuçlandığını belirten Ezberci, Suriyeli insanların huzur ve güven içinde yaşayacakları günlere kavuşmalarını diledi.

"Allah, mühlet verir ama ihmal etmez"

Ezberci, "Allah erteler, mühlet verir ama ihmal etmez. Siyonist israilin zulmünde boğulmasını diliyoruz. Yunus Emre'nin dediği gibi, 'Zulümle abad olanın ahiri berbat olur.' Zalim diktatörleri sen kahreyle Allah'ım. Bizleri de bu yolda çabalayanlardan eyle" dedi.

"Hekimler ve sağlık çalışanları olarak Gazze'deki sağlık krizini büyük bir endişe ile takip ediyoruz"

Gazze'deki dehşet verici ablukanın 442'inci gününde, sessiz yürüyüşlerinin 58'inci haftasında gene bir araya geldiklerini belirten Ezberci, "Hekimler ve sağlık çalışanları olarak Gazze'deki sağlık krizini büyük bir endişe ve öfke ile takip ediyoruz. Sahada çalışan gazetecilerden, Gazzeli meslektaşlarımızdan ve yardım kuruluşlarından aldığımız bilgiler, durumun vehametini gözler önüne seriyor." diye belirtti.

"Gazze ve Refah sınır kapısında 600'e yakın çocuk hasta, kronik hastalıklar nedeniyle tedavi bekliyor"

Gazze'deki ablukanın, insani yardım girişini ve dağıtımını engellediğini anımsatan Ezberci, "Yardım ekipleri ve su kaynaklarına yönelik saldırılar, kasten organize edilmiş bir kıtlığa sebep oluyor. Nüfusun yüzde 96'sı gıda güvencesizliği ile karşı karşıya. Gazze ve Refah sınır kapısında 600'e yakın çocuk hasta, kronik hastalıklar nedeniyle tedavi bekliyor. Ancak çok kısıtlı sayıda hastanın tedavi amaçlı tahliye edilmesine izin veriliyor. Bu çocuklar yaşam ile ölüm arasında sıkışmış durumda. Hekimler olarak, bu çocukların Gazze'den tahliye edilmesi için israil üzerindeki uluslararası baskının arttırılması çağrısında bulunuyoruz." dedi.

"Yüzde 70'i kadın ve çocuk olmak üzere 45 binden fazla insan israil saldırılarında hayatını kaybetti"

Ezberci, "Gazze'nin her yerinde; insansız hava araçları, keskin nişancılar, hava ve kara bombardımanları ile sivil çocuklara, kadınlara ve erkeklere yönelik katliamlar gerçekleştiriliyor. Yüzde 70'i kadın ve çocuklar olmak üzere 45 binden fazla insan israil saldırılarında hayatını kaybetti. Yerleşim alanlarının kasıtlı olarak yok edildiğine şahit olduk. 400 günü aşkındır evlerinden sürülen, güvencesiz koşullar altında yaşamaya zorlanan kardeşlerimizin mazlumluğuna şahit olmaktayız. Son olarak, israilin "güvenli bölge" ilan ettiği ve sivilleri sığınmaya zorladığı sahil şeridindeki Mevasi bölgesinde 20 günlük Ayşe isimli bir bebeğin donarak öldüğü haberini büyük bir üzüntüyle aldık. Binlerce insan soğuğa terk edilmiş durumda." ifadelerini kullandı.

Gazze'nin kuzeyindeki saldırıların Kemal Advan Hastanesi ve çevresinde yoğunlaştığına vurgu yapan Ezberci, "Hastaneye zarar veren saldırılar, yoğun bakım ünitesinde yangın çıkmasına neden oldu. Son günlerde şiddetli saldırılara maruz kalan hastane sadece kısmen çalışabiliyor. Öte yandan, Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF), perşembe günü yayınladığı ve 14 aydır devam eden çatışmaları belgeleyen raporunda israili 'Gazze Şeridi'nde etnik temizlik yapmakla' suçladı. Rapor, sağlık tesislerine yönelik hava saldırıları ve insani yardım konvoylarına doğrudan ateş açılması da dahil olmak üzere MSF personeline 41 defa saldırıldığını gösteriyor." şeklinde konuştu.

"Bu soykırıma seyirci kalacak değiliz"

Soykırımın sonuçlarının önlenmesi ve iyileştirilmesinde; sağlık sisteminin, hastanelerin ve sağlık profesyonellerinin rolünün büyük önem arz ettiğine vurgu yapan Ezberci, "Sağlık çalışanları olarak değerlerimiz, en az teknik becerilerimiz kadar önemlidir. Bu soykırıma seyirci kalacak değiliz. Bu nedenle memleketimizin her tarafından yükselen seslerimizi; sivillerin hedef alınmadığı, güvenli koşullarda çalışabilmeyi talep eden Gazzeli meslektaşlarımızın sesleriyle birleştiriyoruz" dedi.

"Acil bir şekilde kalıcı ateşkes sağlansın ve Gazze'deki abluka kaldırılsın!"

"Uluslararası toplumu, devletleri ve ilgili yönetimleri Gazze halkına karşı yapılan soykırım ile ilgili bir kez daha uyarıyoruz" diyen Ezberci, taleplerini şu şekilde sıraladı:

"Boykot ve Filistin'e destek Müslümanların sorumluluğudur" "Boykot ve Filistin'e destek Müslümanların sorumluluğudur"

"Acil bir şekilde kalıcı ateşkes sağlansın! Gazze'deki abluka kaldırılsın! İnsani ve tıbbi yardımlarla beraber tıbbi yardım sağlayacak heyetlerin Gazze'ye girişi sağlansın! Sağlık tesisleri ve sivil altyapı korunup tahrip olanlar yeniden inşa edilsin!"

"Vicdan sahibi herkesi bu apaçık zulme karşı elinden, dilinden gelen her şeyi yapmaya ve boykota davet ediyoruz"

Son olarak Ezberci, "Bu sonuçlara ancak; Gazze ve Lübnan'da yaşamı korumaya yönelik uluslararası bir siyasetle, israile yönelik somut siyasi ve ekonomik yaptırımlar yoluyla ulaşılabilir. Bizler tüm toplumların ve devletlerin üzerine düşen görevi yapmasını bekliyoruz, vicdan sahibi herkesi bu apaçık zulme karşı elinden, dilinden gelen her şeyi yapmaya ve boykota davet ediyoruz. Hiçbir zaman bu zulmü asla kanıksamayacağız, normalleştirmeyeceğiz. Sabırla ve azimle, zulme karşı duranlar olacağız." dedi. (İLKHA)

Kaynak: ilkha